Перевод: с турецкого на все языки

со всех языков на турецкий

karşı hücum

  • 1 karşı hücum

    каршы хөҗум

    Türkçe-Tatarca sözlük > karşı hücum

  • 2 karşı hücum

    counterattack (n.)

    Turkish-English dictionary > karşı hücum

  • 3 hücum

    наступле́ние (с) на́тиск (м)
    * * *
    1) ата́ка, штурм; на́тиск, нападе́ние

    hücumla almak — брать шту́рмом

    hücuma geçmek / kalkmak — переходи́ть в ата́ку

    hücum hattıспорт. ли́ния нападе́ния

    hücumu püskürtmek — отража́ть ата́ку

    havadan hücum — возду́шный налёт, ата́ка с во́здуха

    karşı hücum — контрата́ка

    uçak hücumu — налёт авиа́ции

    2) ре́зкая кри́тика, напа́дки, вы́пад (против кого-л.)

    Türkçe-rusça sözlük > hücum

  • 4 karşı

    "1. the place opposite. 2. facing, opposite. 3. opposing. 4. counter-, anti-. 5. /a/ facing, in the direction of, toward. 6. /a/ in return for. 7. /a/ in response to. 8. /a/ toward, to, for. 9. /a/ against, contrary to. 10. /a/ against, as a cure for, as a countermeasure to. -dan bakmak /a/ to look on idly. - çıkış objection, protest. - çıkmak /a/ 1. to oppose. 2. to object (to). 3. to go to meet (someone). -sına çıkmak /ın/ 1. to appear suddenly in front of (one). 2. to oppose. - dava counterclaim. -sına dikilmek /ın/ 1. to stand facing (someone). 2. to oppose. - duran opponent. - durmak /a/ to resist, oppose. -ya geçmek to cross over to the other side. - gelme defiance. - gelmek /a/ to defy; to oppose openly. - gerilla counterguerrilla. - gitmek /a/ to go to meet (someone). - görüşlü 1. opposed, opposing. 2. opponent. - hücum counterattack. - hücuma geçmek to counterattack. - itham countercharge. - ithamda bulunmak to countercharge. - karşıya face to face. -dan karşıya from one side to another, across. - koyma resistance. - koymak /a/ to oppose, resist, make a stand (against). - olmak /a/ to be against. -sında olmak /ın/ to oppose. - oy opposing vote, negative vote. - reform counterreformation. - rüzgâr adverse wind. - taarruz counteroffensive. - taarruza geçmek to start a counteroffensive. - takım opposing team. - taraf opposite side. - teklif 1. counterproposal. 2. counteroffer. - yaka the opposite shore, the other side. "

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > karşı

См. также в других словарях:

  • HÜCUM — Saldırma. Hamle ile ileri atılmak. * Sert sözle birine çatmak, karşı çıkmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • hızlı hücum — is., sp. Takım sporlarında karşı tarafın toparlanmasına fırsat vermeden, paslaşarak yapılan akın, hızlı akın …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • akın — 1. is., ed. Kazak Kırgız Türklerinin saz şairlerine verdiği ad 2. is. 1) Kalabalık bir şeyin arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olması Ada yı bir rençper akını doldurmuştu. S. F. Abasıyanık 2) Düşman topraklarına tedirgin etme, yıldırma, çapul …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • saldırı — is. Kötülük yapmak, yıpratmak amacıyla, bir kimseye karşı doğrudan doğruya silahlı veya silahsız bir eylemde bulunma, hücum, taarruz, tecavüz Birleşik Sözler intihar saldırısı sözlü saldırı yarma saldırısı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • saldırmak — e 1) Bir kimseye veya bir şeye karşı saldırı yöneltmek, zarar verici bir davranışta bulunmak, hücum etmek Bugün şu dakikada onlar hâlâ düşmana saldırıyorlardı. H. C. Yalçın 2) Bir şey veya kimse üzerine saldırı yapılmasına sebep olmak 3) den Gemi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • GIRAJOVA ATEŞİ — Tar: Eskiden kale müdafaalarında hücum edenlere karşı ve deniz savaşlarında düşman gemilerini tutuşturmak için kullanılan ve su ile sönmeyen bir cins ateş. Balmumu, kükürt, ispirto, kâfuru karmasından ibarettir. Bu ya doğrudan doğruya… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HUNEYN VAK'ASI — Hicretin sekizinci senesinde şirkten kurtulmamış bazı Arap kabileleri Mekkeyi geri almak maksadıyla hücum ettikleri zaman burada müslüman askerlere karşı gelerek başlangıçta galip gibi görünmüşlerse de daha sonra galebe ve zafer, İslâm… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»